11 Mayıs 2011 Çarşamba

:) gülücükler :)

“Bu aşk burada biter

İyi günler sevgilim,

Ve ben çekip giderim,

Bir nehir akıp gider.”

Anladım ki tutunmaya çalışmaya gerek yok.

Bırakılıyorsak bırakmalıyız anladım.

Duruşumuz onurluydu, gidişimiz asil olmalı (!)

Peki ya gitmek istemeyişimiz?

Peki ya iç yangınlarımız, iç özlemlerimiz, iç hayallerimiz?

Peki ya içimiz?

Sükûtu ve rızayı öğretmeliyiz ona

Şimdi ona bunlar lazım gelir.

Papatyaların koparıldığı mevsimde huzur aranmaz,

Çiçeklere basanlardan şefkat umulmaz

Ve

Ömrünü nefsinin eline verene ömür teslim edilmez!

Anlamalı, kabullenmeli ve susmalısın.

Durmalı ve bakmalısın.

Seyretmelisin Hira’da gibi,

Beklemelisin zindanda gibi,

Sabrı elden, dilden ve gönülden bırakmamalısın Eyyüb gibi,

Ve ilerlemelisin İbrahim gibi,

İbrahimî olmalı ilerleyişin, vazgeçişin, kurban edişin

Ve bir emin belde bulana kadar gönlün dua etmelisin

Çölde unutulmuş yalnız bir çocuk gibi.

Hiç yorum yok: