23 Mayıs 2010 Pazar

yağmurlar

evet şimdi bu gece
beni dinlediğini ve anladığını biliyordum
kalbimi ferahlatacağını biliyordum
sana güvenebileceğimi ve sadece sana güvenebileceğimi biliyordum
senin de beni karşılıksız sevdiğini biliyordum
teşekkür ederim Allah'ım ve teşekkür ederim istanbul.

11 Mayıs 2010 Salı


sustum!

ne kadar susulacaksa o kadar sustum!

kendimle konuşuyorum şimdi yalnız...

yalnız yüreğimle dokunuyorum sesime...

kimse duymuyor.



sustum!

sustu dudağımdaki şarkı, gözlerimdeki şiir

yaraları yalayan rüzgar

sokaklarında kahrolduğum şehir

gözlerim konuşuyor yalnız...



sustum!

bir ah sürüp dudaklarıma

ne kadar susulacaksa o kadar susutum

sustu benimle deniz

sustu deli dalgalar, sustu martılar...

umutlarımı sarıp rüzgarlara

uzaklara savuruyorum her gece

yıldız yapıp serpiyorum gökyüzüne

kimse görmüyor...



sustum!

tuz basıp yaralarıma

sustum

içinde volkanlar taşıyan bir derviş gibi

yaslanıp yalnızlığın duvarına

gül döküp kalabalıklara

kimsesiz geziyorum gönül ülkemi her gece

kimse bilmiyor...



gelmiyor beklediğim bahar

yaralar merhem tutmuyor

gözyaşı olup dökülüyorum kaldırımlara

mendil silmiyor

yağmur dinmiyor

sevdiğim bilmiyor...
Nuri CAN

varsın olmasın!..

hak etmediğim halde akıtılan hiçbir gözyaşımın hakkını helal etmiyorum dünya...
yoruldum senin anlamsızlıklarınla uğraşmaktan,
yoruldum dert anlatmaktan ve sustum.
kendini ifade etmek var olmaktı benim için, susturdun sonunda.
sustum dünya. sen dinlemiyorsan ben konuşmuyorum demektir.
huzursa aradığın, buyur. ben sustum. kelimelerim yok artık, sözlerim ve seslerim yok.
sustum ve bilmiyorum benden geriye kalan ben miyim.
buyurun siz diğer konuşanlar, hepiniz her yandan saldırın.
ben yokum.
susturuldum...